Manisa’nın Şehzadeler ilçesinde eski kız arkadaşı Gülnur Kocabaş’ı 28 Mayıs 2020’de av tüfeği öldüren Yusuf Akbulut, 5. kez çıktığı hakim karşısında ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırılırken, katil zanlısı Akbulut’a tahrik ve iyi hal indirimi de uygulanmadı.
Manisa Organize Sanayi Bölgesi’ndeki elektronik malzeme üretilen fabrikada çalışan Gülnur Kocabaş (22), 28 Mayıs 2020’de sabah saatlerinde işe gitmek için Alaybey Mahallesi’ndeki evinden çıktığı sırada arkasından erkek arkadaşı Yusuf Akbulut (27) seslendi. Sesin geldiği yöne dönen Kocabaş, Akbulut’un pompalı tüfekli saldırısına uğradı. Akbulut’un peş peşe 3 el ateşlediği tüfekten çıkan saçmalar, genç kadının göğsüne isabet etti. Kocabaş, yaşamını yitirirken, Akbulut ise suç aleti tüfekle polise teslim oldu.
Yusuf Akbulut hakkında "tasarlayarak kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle Manisa 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı. Davanın 5’inci duruşmasına öldürülen Gülnur Kocabaş’ın babası Eyüp Kocabaş ve avukatı Özgü Türk katıldı. Yusuf Akbulut ise tutuklu bulunduğu Manisa T Tipi Cezaevi’nden SEGBİS yöntemiyle katıldı.
Duruşmada sanık avukatı, savcının mütalaasına karşı beyanlarını yineledi. Yusuf Akbulut’un avukatı ikili arasında 3 yıl süren gönül ilişkisi olduğunu, tasarlayarak öldürmenin gerçekleşmediğini öne sürerek haksız tahrik indirimi uygulanmasını istedi. Sanık Yusuf Akbulut da, mahkemede son sözlerini söyledi. Yusuf Akbulut, “Ben bu yaşıma kadar tek başıma çalıştım, annemi babamı erken yaşta kaybettim. Tüm arzum bir yuva kurmaktı. Gülnur haksızlık yaptı, hakaretler etti. Bu olaydan dolayı çok pişmanım, tasarlayarak yaptığım bir şey değildi. Keşke böyle bir olay yaşanmasaydı” dedi.
Sanık Yusuf Akbulut’un son sözlerinin ardından hakim kararını açıkladı. Gülnur Kocabaş’ı öldüren Yusuf Akbulut’a iyi hal indirimi ve haksız tahrik indirimi uygulanmadan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.
“Kızımın mezarına daha rahat gidebilirim”
Davanın ardından açıklamalarda bulunan Gülnur Kocabaş’ın babası Eyüp Kocabaş, “Dava bizim şu anda istediğimiz gibi sonuçlandı. Bir üst mahkeme bozmazsa biz karardan memnunuz. Adalet yerini buldu diyebilirim. Artık kızımın mezarına daha rahat gidebilirim. Benim kızım çürüdü, o da içerde çürüsün. Kızımın mezarını daha rahat ziyaret edebilirim” dedi.
“Elimizde emsal olarak tutabileceğimiz bir karar çıktı”
Davada emsal niteliğinde bir karar çıktığını söyleyen Avukat Özgü Türk, “Gerek iddia makamı gerekse mağdur vekilleri olarak bizler olayın tasarlanarak işlendiğini tüm yargılama süreci boyunca üzerinde durduk. Fakat sanık ısrarla olayın tasarlama olmadığını ve tahrike dayalı birdenbire işlenmiş bir cinayet olduğunu söyledi. Tüm savunmalarını bunun üzerine kurdu. Yapılan yargılama sonucu sanık alabileceği en yüksek cezayı aldı. Türk Ceza Kanunları uyarınca ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Gülnur’un kendisini aldattığını, kötü sözler söylediği yönündeki savunmalara mahkeme itibar etmedi. Bu nedenle haksız tahrik indirimi de uygulanmadı. Sadece duruşmadaki hal ve tavırlarının sanığın iyi hali olabileceğine dair bir kanaat getirilmedi. Bu nedenle iyi hal indirimi de uygulanmadı. Kadın cinayetleri açısından bir nebze de olsa içimize su serpebildiğimiz. Elimizde emsal olarak tutabileceğimiz bir karar çıktı. En azından içimizin rahata kavuştuğunu söyleyebiliriz” ifadelerini kullandı.
Yorum Yazın