Yeni bir yılı karşılamaya hazırlanırken, ülkemde, bölgede ve Dünya`da olanlar geçti gözlerimin önünden bir film şeridi gibi. Patlayan bombalar, düşürülen uçaklar, yaşanan gerginlikler, yıkımlar, kargaşa, karmaşa, tedirginlik, umutsuzluk, ölüm ve gözyaşı...
Bunları düşünürken, 52 yıl öncesinini anımsadım. Yüreğimin atışı hızlandı birden...
Yıl 1963, Ağustos'un 28'i Washington Lincoln anıtının önünde ırk ayrımcılığına karşı 200.000'den fazla kişi toplanmış. Kürsüde Amerikan Yurttaş Hakları Önderi Zenci Lider Martin Luther King var.
Martin Luther King önceden hazırladığı konuşmasını tam okumaya başlayacakken, alandaki kalabalığa, ayrımcılığın toplumu nasıl mutsuzlaştırdığını anlatacakken, bir anda, kalabalığın içinden bir ses duyulur: "Onlara hayalimizden bahset Martin" kalabalığın içinden bağıran ünlü şarkıcı Michael Jackson'dı "Onlara hayalimizden bahset" diye bağırıyordu, Martin Luther King'e. Ve Martin, yazılı metni bir kenara iterek, yüzyıllarca köle olarak kullanılmış halkının bağrından kopan bir sesle haykırdı: "Benim bir hayalim var" cümlesiyle başlayan bu tarihi konuşmayı biliyorsunuz.
Şimdi ben, bir yurttaş olarak Martin Luther King'in konuşmasından esinlenerek size seslenmek istiyorum.
Bugün diyorum ki dostlarım, şu anın ve yarının getireceği güçlüklere rağmen benim hala bir hayalim var.
Kurtuluş Savaşı'yla kazanılan, dedelerimizin, ninelerimizin kanlarıyla sulanan bu topraklar üzerinde Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde kurulmuş olan Türkiye Cumhuriyeti içinde derinden yer edinmiş bir hayal.
Bir hayalim var: Gün gelecek bu millet Kurtuluş Savaşı'nda yaptığı birlik gibi yeniden birlik olacak ve bu topraklarda barış, kardeşlik ve dayanışma içinde yaşayacak. Çünkü bu güzel vatanda yaşayanların tümü eşit yaratılmışlardır ve eşit haklara sahip yurttaşlardır.
Bir hayalim var: Gün gelecek kavga bitecek insanlarımız kardeşlik sofrasına birlikte oturacaklar.
Bir hayalim var: Gün gelecek, hemen hergün, çatışma ve şehit haberleriye uyanan Anadolu bir özgürlük ve adalet yurduna dönüşecek.
Bir hayalim var: Gün gelecek çocuklarımız, etnik kökenlerine ve inançlarına göre değil insan ve eşit yurttaş olduklarına göre değerlendirildikleri bir ülkede yaşayacaklar.
Bir hayalim var: Gün gelecek kapısı kapalı okul kalmayacak.
Gün gelecek, çocuklarımız elele tutuşma, mutlu geleceğe birlikte koşma şansına sahip olacaklar.
2015 yılı sona ererken, benim gelecek için bir hayalim var: Gün gelecek, şehit haberleri gelmeyecek, kimse ölmeyecek. Analar ağlamayacak.
Gün gelecek, bu hayalim gerçekleşecek, bu ülke bilimin aydınlattığı çağdaş uygarlık yolunda ilerleyerek, çağdaş uygarlık düzeyine ulaşıp aşacak ve bu ülkede insanlar özgür, mutlu, gelecekten umutlu yaşayacaklar.
Benim hayalim, benim dileğim, söylediklerimin 2016'da gerçekleşmesi, ülkeme barış kardeşlik ve dayanışma gelmesidir. Dedim ya, bu bir hayal. Ama, hayal bile olsa, yine de güzel.
Bu hayalin gereçekleşmesi için uğraşmaya değer.
Benim hayalim 78 milyonun hayali olursa eğer,
Hayal gerçekleşir.
Acılar biter.
Bunları düşünürken, 52 yıl öncesinini anımsadım. Yüreğimin atışı hızlandı birden...
Yıl 1963, Ağustos'un 28'i Washington Lincoln anıtının önünde ırk ayrımcılığına karşı 200.000'den fazla kişi toplanmış. Kürsüde Amerikan Yurttaş Hakları Önderi Zenci Lider Martin Luther King var.
Martin Luther King önceden hazırladığı konuşmasını tam okumaya başlayacakken, alandaki kalabalığa, ayrımcılığın toplumu nasıl mutsuzlaştırdığını anlatacakken, bir anda, kalabalığın içinden bir ses duyulur: "Onlara hayalimizden bahset Martin" kalabalığın içinden bağıran ünlü şarkıcı Michael Jackson'dı "Onlara hayalimizden bahset" diye bağırıyordu, Martin Luther King'e. Ve Martin, yazılı metni bir kenara iterek, yüzyıllarca köle olarak kullanılmış halkının bağrından kopan bir sesle haykırdı: "Benim bir hayalim var" cümlesiyle başlayan bu tarihi konuşmayı biliyorsunuz.
Şimdi ben, bir yurttaş olarak Martin Luther King'in konuşmasından esinlenerek size seslenmek istiyorum.
Bugün diyorum ki dostlarım, şu anın ve yarının getireceği güçlüklere rağmen benim hala bir hayalim var.
Kurtuluş Savaşı'yla kazanılan, dedelerimizin, ninelerimizin kanlarıyla sulanan bu topraklar üzerinde Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde kurulmuş olan Türkiye Cumhuriyeti içinde derinden yer edinmiş bir hayal.
Bir hayalim var: Gün gelecek bu millet Kurtuluş Savaşı'nda yaptığı birlik gibi yeniden birlik olacak ve bu topraklarda barış, kardeşlik ve dayanışma içinde yaşayacak. Çünkü bu güzel vatanda yaşayanların tümü eşit yaratılmışlardır ve eşit haklara sahip yurttaşlardır.
Bir hayalim var: Gün gelecek kavga bitecek insanlarımız kardeşlik sofrasına birlikte oturacaklar.
Bir hayalim var: Gün gelecek, hemen hergün, çatışma ve şehit haberleriye uyanan Anadolu bir özgürlük ve adalet yurduna dönüşecek.
Bir hayalim var: Gün gelecek çocuklarımız, etnik kökenlerine ve inançlarına göre değil insan ve eşit yurttaş olduklarına göre değerlendirildikleri bir ülkede yaşayacaklar.
Bir hayalim var: Gün gelecek kapısı kapalı okul kalmayacak.
Gün gelecek, çocuklarımız elele tutuşma, mutlu geleceğe birlikte koşma şansına sahip olacaklar.
2015 yılı sona ererken, benim gelecek için bir hayalim var: Gün gelecek, şehit haberleri gelmeyecek, kimse ölmeyecek. Analar ağlamayacak.
Gün gelecek, bu hayalim gerçekleşecek, bu ülke bilimin aydınlattığı çağdaş uygarlık yolunda ilerleyerek, çağdaş uygarlık düzeyine ulaşıp aşacak ve bu ülkede insanlar özgür, mutlu, gelecekten umutlu yaşayacaklar.
Benim hayalim, benim dileğim, söylediklerimin 2016'da gerçekleşmesi, ülkeme barış kardeşlik ve dayanışma gelmesidir. Dedim ya, bu bir hayal. Ama, hayal bile olsa, yine de güzel.
Bu hayalin gereçekleşmesi için uğraşmaya değer.
Benim hayalim 78 milyonun hayali olursa eğer,
Hayal gerçekleşir.
Acılar biter.
Facebook Yorum
Yorum Yazın