31 Aralık 2020 Perşembe akşamı evlerimize kapanacağız. Evde olacağımız günleri okuyarak fırsata dönüştürebiliriz. Ben öyle yapmaya çalışacağım. Kitap okuyacağım. 2021 yılı için hayaller kuracağım. Proje başlıkları saptayacağım. Planlama yapacağım. Özlemlerimi yazacağım alt alta ve bir çalışma planı yapacağım.
Evde yazılar yazacağım. Bu yeni yılı için yazdığım ilkyazı alacak, hemen ardından ikincisi hatta üçüncüsü gelecek.
Benim bir özlemim var diyorum. Hangimizin yok ki, hepimizin özlemleri var. Düşünüyorum da, beni hayata bağlayan bu özlemlerimdir diyorum.
Benim bir özlemim var. Ne mutlu özlemi olanlara, ne mutlu içinde özlem büyütenlere, ne mutlu özlemim gerçekleşsin diye emek verenlere çalışanlara.
Martin Luther King’in 28 Ağustos 1963’te yaklaşık 200 bin kişiye hitap ettiği Lincoln Meydanı’nda gerçekleştirdiği “Bir Hayalim Var” isimli konuşması tarihe geçen unutulmaz anlardan biridir. King bu konuşmayı yaptığında, ben 18 yaşında, özlemleri olan, yurdunu seven, ülkemizde ve dünyada olanla bitenle ilgilenen bir delikanlıydım. King’in konuşmasının Dünya’da yarattığı etkiyi biliyorum. Sonradan bu konuşmadan esinlenerek şarkılar bile yapıldı.
King, bu konuşmasında genel olarak insan hakları, eşitlik ve özgürlük mücadelesini etkili biçimde öne çıkarıyordu.
“Bir Hayalim Var” diye başlamıştı konuşmasına.
Konuşmasının bir yerinde “Bir rüyam var. Gün gelecek, bu ulus ayağa kalkıp kendi inancını gerçek anlamıyla yaşayacak. Şunu kendinden menkul bir gerçek kabul ederiz ki, bütün insanlar eşit yaratılmıştır. Gün gelecek, eski kölelerin evlâtlarıyla eski köle sahiplerinin evlâtları, Georgia'nın kızıl tepelerinde kardeşlik sofrasına birlikte oturacaklar. Gün gelecek, Mississippi eyaleti bile, adaletsizliğin ve baskıların sıcağıyla bunalıp çölleşmiş olan o eyalet bile, bir özgürlük ve adalet vahasına dönüşecek. Gün gelecek, dört küçük çocuğum, derilerinin rengine göre değil, karakterlerine göre değerlendirildikleri bir ülkede yaşayacaklar.” diyordu.
Evde kalacağımız 4 günlük süre içinde tarihe geçen King’in konuşmasını tümünü bulun okuyun ve okutun derim.
Hepimizin hayalleri özlemleri var. Özlemlerimiz ortak hale gelirse, hepimizin hatta tüm insanlığın ortak özlemi haline gelirse, gönülden söylenirse inanın gerçekleşir.
Benim bir özlemim var: Silahlardan, savaştan arınmış bir dünya istiyorum.
Benim bir özlemim var: Silah üretimine ayrılan kaynaklar insanlar için harcanırsa bir tek aç insan kalmaz.
Benim bir özlemim var: Suları, denizleri, havayı özetle doğayı kirletmesek, ormanları tüketmesek, dünya yaşanası bir cennet olur…
Benim bir özlemim var: Silahlanmaya harcadığımız kaynakları sağlık için harcasak tüm hastalıkların kökü kazınır.
Benim bir özlemim var: Savaşlar bitsin, barış gelsin.
Benim bir özlemim var: Emperyalist ülkelerin halkları ayağa kalksın. Bir tek emperyalist ülke kalmasın.
Benim bir özlemim var: Tüm insanlar kardeştir densin. Ayrımcılık bitsin.
Benim bir özlemim var: Bırakın dünyayı sevgi yönetsin, korkular sinsin.
Benim bir özlemim var: Barıştan kardeşlikten dayanışmadan yana tüm özlemler gerçekleşsin.
Benim özlemlerim hepimizin özlemi biliyorum. Bu özlemlerin gerçekleşmesini emperyalistler önlüyor biliyorum. Onların sayıları az, biz barıştan kardeşlikten dayanışmadan yana olanlar daha fazlayız. Bir gerçek var. Onlar örgütlü biz dağınığız.
Benim özlemim barıştan kardeşlikten dayanışmadan yana olanların Martin Luther King gibi sesini yükseltmesidir.
2021 yılı sesimizi yükselttiğimiz dayanışmamızı güçlendirdiğimi bir yıl olsun.
Facebook Yorum
Yorum Yazın