Bazı insanlar vardır; hayat hikâyelerine tanıklık etmek, hem ilham hem güç verir size. Mütevazıdirler, sadece kendileri olma yolunu izlerken doğal olarak yaparlar bunu bilmeseler bile. Her karşılaşmamızda ne kadar çok yol aldığını görmekten mutlu bir hayranlıkla izliyorum onun adımlarını, yaptıklarını.
O içimizden biriydi. Bir Anadolu kadını, çalışarak tek başına iki çocuğuna bakarak, ayakta kalmaya çalışan sevgi dolu müşfik, güçlü bir kadın. On yıl kadar önce şubelerimizden birinde tanıdım onu. Dernekte birlikte çalışırken tiyatro kurslarına başladığından bahsetti heyecanla, oynayacakları oyuna davet etti. Şaşkın bir memnunlukla “ Elbette, gelirim” dedim. Ülkemizde onun yaşında ve koşullarında bir hanımın bu girişimi desteği ve takdiri hak ediyordu. Birkaç kez onu sahnede izledim. Her seferinde gelişiyor ilerliyordu. Gözlerinde aynı sevgi dolu bakışı, tutumlarında mütevazılıği ve doğallığı koruyarak…
İç Egede yedi kardeşin en sonuncusu olarak doğmuştu, liseyi bitirmişti. İlk eşi öldüğünde bir buçuk aylık hamileydi. İkinci evliliği ile İzmir’e yerleştiğinde yirmi yedi yaşındaydı, ev hanımıydı. On yıl sonra ikinci eşi de vefat ettiğinde iki çocuğuna bakabilmek için işe başladı. Kapalı bir toplumda büyümüştü. Büyükler verirdi her zaman kararı. Felsefe seminerlerine başlamak ona başka bir dünyanın kapılarını araladı. Dedi ki bana : “Hocam ben felsefe seminerlerini alınca kendimi tanıdım, anladım. Bugüne kadar ne yapmam gerektiğini hep başkaları söylemişti. Ancak felsefe ile bir birey olduğumu, kendi kararlarımı verecek gücüm olduğunu, hayallerimi takip etmem gerektiğini, kendime güvenmem gerektiğini öğrendim.46 yaşında felsefe ile tanıştım ve bu sayede bütün bunları başardım. Hep oyuncu olmak isterdim. Ancak ders alacak param yoktu. Bir gün otobüste belediye tiyatrosunun afişini gördüm. Hem de ücretsizdi. Orada başladım. Yakınlarım çok karşı çıktılar. Kadınların da yaşam ve seçim hakkı vardı, ancak çocuklu dul bir kadın olarak ne ailem ne çevrem yanımda durmadı. Kimseyi incitmedim ama kararımdan da vazgeçmedim. Tanıdıklarım alay ettiler, kimisi de yaparsın deyip; bu kendini ne zannediyor diye arkamdan gülüştüler. İşsiz ve parasız kaldım ama kararımdan vazgeçmedim. Ayrıca birçok filozof idealleri uğruna ne zorluklar çekmiş hayatta, benim idealim için çektiğim zorluklar ne ki? Şimdi çok sevdiğim bir işi yapıyorum ve mutlu bir hayat yaşıyorum. Kişinin ne istediğini bilmesi, hayatta sevdiği işi yapması önemli”
Bu hanım, risk aldı, zorluklara katlandı ancak içinden gelen sese kulak vererek ve sorumluluklarını da yerine getirerek amacına ulaştı. Rol aldığı pek çok tiyatro oyunu ve birkaç dizide küçük rollerin ardından şimdi bir dizide başrollerden birinde oynamakta… İçimizden biriydi felsefenin dokunuşu ile kendini inşa etti.
Birkaç sebeple anlattım bu hayat hikâyesini:
Birincisi: Kendimizi gerçekleştirmek için çoğunlukla bahanelerimiz var. Ne zaman birisinin “ Ben neler yapacaktım. Ama ailem izin vermedi, koşullarım uygun değildi, engeller çıktı, vb vs.” tipi cümlelerini duysam aklıma az önce bahsettiğim hanım gibi hayat örnekleri gelir. Gerçekten istesek hayallerimizi gerçekleştirmek için bizi kim durdurabilir? Elbette bunun için çok çalışmamız, bazı zorlukları göze almamız gerekebilir.Belki de o kadar konuştuğumuz şeyleri gerçekleştirmek için cesaretimiz eksiktir, belki risk almıyor, genel kabulü izlemeyi tercih ediyoruzdur, belki çok çalışma gerektiriyordur ve bu bizi korkutuyordur,??? Ama adım atarsak kimbilir belki de….
İkincisi: Bir Hanım olarak kendimize bir yol açmak ne yazık ki ülkemizde artı bir güç, dirayet gerektiriyor. Platon ruhun cinsiyeti olmadığından bahseder birçok bilen gibi. Cinsiyetlerimiz her ne olursa olsun insan olma paydasında bir BİREY olarak yaşadığımız topluma katacağımız üretimlerin yolunu açmak hepimizin kazancıdır.
Üçüncüsü: Hangi yaş ve konumda olursak olalım felsefe herkes içindir. Felsefe hayatı anlamamızı, kavramları doğru yerine koymamızı sağlarken eş zamanlı bir şekilde kendi kendimizi de tanımızı, anlamamızı sağlar. İç olarak bizi güçlendirir ve en zor durumda bile çözüm üretebilecek bir kapasite sağlar. Eğer kendi hayatımızın iplerini elimize alıp sağlam adımlar ile yürümeyi seçiyorsak…
*Bu yazı bahsedilen kişinin izni ve onayı ile ilham vermesi amacıyla kaleme alınmıştır.
O içimizden biriydi. Bir Anadolu kadını, çalışarak tek başına iki çocuğuna bakarak, ayakta kalmaya çalışan sevgi dolu müşfik, güçlü bir kadın. On yıl kadar önce şubelerimizden birinde tanıdım onu. Dernekte birlikte çalışırken tiyatro kurslarına başladığından bahsetti heyecanla, oynayacakları oyuna davet etti. Şaşkın bir memnunlukla “ Elbette, gelirim” dedim. Ülkemizde onun yaşında ve koşullarında bir hanımın bu girişimi desteği ve takdiri hak ediyordu. Birkaç kez onu sahnede izledim. Her seferinde gelişiyor ilerliyordu. Gözlerinde aynı sevgi dolu bakışı, tutumlarında mütevazılıği ve doğallığı koruyarak…
İç Egede yedi kardeşin en sonuncusu olarak doğmuştu, liseyi bitirmişti. İlk eşi öldüğünde bir buçuk aylık hamileydi. İkinci evliliği ile İzmir’e yerleştiğinde yirmi yedi yaşındaydı, ev hanımıydı. On yıl sonra ikinci eşi de vefat ettiğinde iki çocuğuna bakabilmek için işe başladı. Kapalı bir toplumda büyümüştü. Büyükler verirdi her zaman kararı. Felsefe seminerlerine başlamak ona başka bir dünyanın kapılarını araladı. Dedi ki bana : “Hocam ben felsefe seminerlerini alınca kendimi tanıdım, anladım. Bugüne kadar ne yapmam gerektiğini hep başkaları söylemişti. Ancak felsefe ile bir birey olduğumu, kendi kararlarımı verecek gücüm olduğunu, hayallerimi takip etmem gerektiğini, kendime güvenmem gerektiğini öğrendim.46 yaşında felsefe ile tanıştım ve bu sayede bütün bunları başardım. Hep oyuncu olmak isterdim. Ancak ders alacak param yoktu. Bir gün otobüste belediye tiyatrosunun afişini gördüm. Hem de ücretsizdi. Orada başladım. Yakınlarım çok karşı çıktılar. Kadınların da yaşam ve seçim hakkı vardı, ancak çocuklu dul bir kadın olarak ne ailem ne çevrem yanımda durmadı. Kimseyi incitmedim ama kararımdan da vazgeçmedim. Tanıdıklarım alay ettiler, kimisi de yaparsın deyip; bu kendini ne zannediyor diye arkamdan gülüştüler. İşsiz ve parasız kaldım ama kararımdan vazgeçmedim. Ayrıca birçok filozof idealleri uğruna ne zorluklar çekmiş hayatta, benim idealim için çektiğim zorluklar ne ki? Şimdi çok sevdiğim bir işi yapıyorum ve mutlu bir hayat yaşıyorum. Kişinin ne istediğini bilmesi, hayatta sevdiği işi yapması önemli”
Bu hanım, risk aldı, zorluklara katlandı ancak içinden gelen sese kulak vererek ve sorumluluklarını da yerine getirerek amacına ulaştı. Rol aldığı pek çok tiyatro oyunu ve birkaç dizide küçük rollerin ardından şimdi bir dizide başrollerden birinde oynamakta… İçimizden biriydi felsefenin dokunuşu ile kendini inşa etti.
Birkaç sebeple anlattım bu hayat hikâyesini:
Birincisi: Kendimizi gerçekleştirmek için çoğunlukla bahanelerimiz var. Ne zaman birisinin “ Ben neler yapacaktım. Ama ailem izin vermedi, koşullarım uygun değildi, engeller çıktı, vb vs.” tipi cümlelerini duysam aklıma az önce bahsettiğim hanım gibi hayat örnekleri gelir. Gerçekten istesek hayallerimizi gerçekleştirmek için bizi kim durdurabilir? Elbette bunun için çok çalışmamız, bazı zorlukları göze almamız gerekebilir.Belki de o kadar konuştuğumuz şeyleri gerçekleştirmek için cesaretimiz eksiktir, belki risk almıyor, genel kabulü izlemeyi tercih ediyoruzdur, belki çok çalışma gerektiriyordur ve bu bizi korkutuyordur,??? Ama adım atarsak kimbilir belki de….
İkincisi: Bir Hanım olarak kendimize bir yol açmak ne yazık ki ülkemizde artı bir güç, dirayet gerektiriyor. Platon ruhun cinsiyeti olmadığından bahseder birçok bilen gibi. Cinsiyetlerimiz her ne olursa olsun insan olma paydasında bir BİREY olarak yaşadığımız topluma katacağımız üretimlerin yolunu açmak hepimizin kazancıdır.
Üçüncüsü: Hangi yaş ve konumda olursak olalım felsefe herkes içindir. Felsefe hayatı anlamamızı, kavramları doğru yerine koymamızı sağlarken eş zamanlı bir şekilde kendi kendimizi de tanımızı, anlamamızı sağlar. İç olarak bizi güçlendirir ve en zor durumda bile çözüm üretebilecek bir kapasite sağlar. Eğer kendi hayatımızın iplerini elimize alıp sağlam adımlar ile yürümeyi seçiyorsak…
*Bu yazı bahsedilen kişinin izni ve onayı ile ilham vermesi amacıyla kaleme alınmıştır.
Facebook Yorum
Yorum Yazın