Oradaydım, “Kutsal Havuz” ışıklar içindeydi
Başında durup şarkılar söylemiştim.
Mavi güvercinlerim içmişti suyundan.
Hiç kimse ve herkes vardı orada.
Tüm sesler, ruhlar BİR, derin sus’ta
Geçtiğim tüm yollara aynaydın.
Gideceğim tüm olasılıklara ve açmazlara
Olmuş olduklarım, olabileceklerim
Seçenekler, sonsuzluğuyla yan yana.
Her niyet başka dokular örüyordu suda.
Yargısız, sorgusuz, kabul ve sabırla
Kutsal havuz! Çiçekli yollardan yürüyüp geldim sana
Kanatsız melekler şefkatli, suskun tanıklardı,
Işığına doğru tüm ruhumla attığım her adıma
Bütün evrendim ve minik bir kum tanesi
Her şeydim, herkestim ve hiçtim orada
Tek ve bir nefes, tüm yolların kesiştiği nokta
Sonra derin bir uykuya açıldı gözlerim
Ellerimde her an dağılan, çözülen,
Çürüyen, yiten, giden kırılgan nesneler
“Gerçek bu!” dediler, Eski bir yalana
Kalıcı dediler, eriyip gitmekte olana
Nesneler sardıkça her yanımı dağıldım.
Yalan üstüme yürüdükçe soluksuz kaldım
Bir derin, bitmeyen özlem her ana sinen
Unutuş sisine sarılı, ışıltılı bir an/ bir anı
Sonsuzlukta asılı, ışıklı kutsal havuzun başı
Uyan ruhum uyan!
Kalk üzerine yığılmış tozdan.
Kapat gözlerini gördüklerine
Asıl olan gerçeğe; DÜŞ’e uyan
Facebook Yorum
Yorum Yazın