Nezih Varol

Nezih Varol

Mail: nezih.varol@hotmail.com

YAŞ KESENLER BAŞIMIZI DA KESECEK

Kim ne derse desin atalarımız her olayın doğrusunu bilip de söylemiş, geçmişten günümüze uzanan öylesine anlam yüklü, eğitici, öğretici, yol gösterici özlü sözümüz var ki, aynıyla vaki ve tecrübeyle sabit bu sözlere hala itibar edilmiyor olmasına şaşırıyor, üzülüyoruz.

Kısa ve anlaşılır olmakla birlikte içeriğinde geniş anlamlar taşıyan atasözlerimizle bir sayfalık kompozisyon yazabileceğimiz gibi, yaşanmış çok sayıda olaya yer vererek ciltler dolusu kitap da kaleme alabiliriz.

İşte size gündemini koruyan bir atasözümüz; "Yaş kesen baş keser" ve hiç kuşkusuz doğa ve çevre katliamlarının en yürek burkanı, en üzücü olanı ağaçların kesilmesidir, bu durum atalarımız tarafından bir insanın başının kesilerek öldürülmesiyle eş tutulmuştur.
 
Ağaçların insanlar, canlılar ve dünyamız için önemi aşikardır, gezegenimizin akciğeridir, her birinin farklı farklı şifası vardır, yaşam kaynağımızdır, böylesine hayati öneme sahip bir canlının kesilmesi, yok edilmesi de insan öldürmekle aynı kefeye konmuştur.

Ağaçların önemini çok açık ve ciddi bir şekilde anlatan bu atasözümüz, ağaçların toplu halde yaşadığı ormanların korunması gerekliliğini de anlatmaktadır.

Şimdi size Başkent Ankara'da Günaydın ve Sabah Gazetesi'nde uzun yıllar birlikte görev yaptığım değerli meslektaşım, dostum, doğa ve çevre gönüllüsü Gazeteci-Yazar İbrahim Gündüz'ün OdaTV'de yer alan bir haberini paylaşacağım;

"Kanada konu Türkiye olunca gözünü o ağaca dikti.

Türkiye’ye ambargo uygulayan Kanada ülkesinde bir dal kıranı hakim karşısına çıkarırken, Kanadalı Centerra Gold Alaplı’da 4 bin 115 yaşındaki dünyanın en yaşlı ağacını katletmeye çalışıyor.

Alaplı’da Centerra Gold’un siyanürlü madencilik yapmak istediği yerin çok yakınında dünyanın en yaşlı Porsuk Ağacı bulunuyor.

Gümeli Porsuğu olarak adlandırılan anıt ağacın yanı sıra bölgede yaşları 1000'e ulaşan yüzlerce ağaç daha bulunuyor."

Bakın bir porsuk ağacı düşünün, 4 bin 115 yıldan beri Türkiye'nin Zonguldak ilinin Alaplı ilçesinde mutlu, mesut, bahtiyar olarak yaşamış, yaşatılmış, sevgi gösterilmiş, saygı duyulmuş, günümüz insanları tarafından da Anıt Ağaç olarak koruma altına alınmış, ama el oğlu Kanadalı bir altın arayıcısı lanet insan ile Türkiye'de buna izin veren ve ortaklık yapan yerli işbirlikçileri bu nadide ağacımızı ve birlikte yaşadığı dostlarını kesmek, katletmek, öldürmek istiyor.

Bre zalimler, bre deyyuslar, bre katiller, siz kim oluyorsunuz da atalarımızın bile 4 bin yıldır sahip çıktığı, koruduğu, kolladığı canımıza kastediyorsunuz?

Siz baş kesmeyi, kelle almayı, cana kıymayı oyun mu sandınız?

Geçmişten hiç ders almadınız, akıllanmadınız, akıllanmayacaksınız.

O zaman sonuçlarına da katlanacaksınız!

Çünkü bizde baş alan, baş verir.

Aynıyla vaki, tecrübeyle sabittir.

Facebook Yorum

Yorum Yazın